Beykoz Alperen Ocakları, Beykoz Halkının dikkatini günümüzün en büyük tehlikelerinden bir tanesi olan uyuşturucu konusuna çekmek ve bilgilendirmek düşüncesiyle emekli Narkotik Uzmanı Cevat Ayyıldız ve ünlü sinema sanatçısı Cüneyt Arkın’ın sunumuyla Belediye 1 Nolu Nikâh Salonunda “UYUŞTURUCUYLA MÜCADELE” konferansını gerçekleştirdi.

Beykoz Alperen Ocakları’nın konuyla ilgili özel olarak hazırladığı slâyt gösterisinden sonra Beykoz Alperen Ocakları Başkanı Bilgehan Murat Miniç açılış konuşmasını yaptı.
Miniç, Alperen gençleri olarak uyuşturucudan duydukları sıkıntıyı çok özenle hazırladığı konuşmasında aktarırken, konferans konuklarının konuşma konusuna fazla girmeyerek, katılımlarından dolayı Büyük Birlik Partisi İstanbul İl Başkanı, Alperen Ocakları İstanbul İl Başkanı, Büyük Birlik Partisi Beykoz İlçe Başkanı Özer Güneş, AK Parti Beykoz İlçe Gençlik Kolları Başkanı Fatih Yılmaz ve Yönetimine, Saadet Partisi Beykoz İlçe Gençlik Kolları Başkanı Ekrem Tuncer ile Yönetimine, konferansı izlemeye gelen ve salonu dolduran tüm katılımcılara teşekkür ederek konuşmasını bitirdi.


Daha sonra konferansa konuk olarak katılan ünlü sinema sanatçısı olan Cüneyt Arkın’a söz verildi. Cüneyt Arkın, alkol ve uyuşturucu konusunda günümüze kadar görev yapan tüm hükümetlerin Türk halkına yakışacak bir mücadele etmediklerini söyledi. Arkın, uyuşturucunun aileyle buluşmasındaki temel unsurun, aile içindeki sevginin, saygının ve hoşgörünün olmadığı veya problem yaşandığı ortamlarda ortaya çıktığını, istisnai durumlarda aile içi problemler oluşmasa bile çocukların özel yöntemlerle bu dünya içerisine çekildiğini söyledi.
Aile büyükleri ile arkadaş gibi dertleşebilen gençlerin, uyuşturucunun başlama noktası sayılan bira ve benzeri ürünlerle yaptığı mücadeleyi başardıklarını, bu konudaki televizyon programlarında uyuşturucu konusunun direkt amaca yönelik olmadığını, çok iyi görüştüğü bir televizyon programcısı arkadaşına önemli gördüğü bir cümleyi söylemesini rica ettiği halde başarılı olamadığına çok üzüldüğü söyledi.

Cüneyt Arkın, böyle bir konferans düzenledikleri için duyarlı Alperen gençlerine teşekkür ederek kendilerine iktidar temennisinde bulundu. Konferansa yaptığı katkı nedeniyle kendisine plaket veren Büyük Birlik Partisi İstanbul İl Başkanı Avukat Kazım Ayaydın’a ve konferansa katılanlara teşekkür ederek izin istedi.

Konferansın asıl konuşmacısı Narkotik Uzmanı Emekli Baş komiser Cevat Ayyıldız, çok sevmesine ve takdir etmesine karşılık Cüneyt Arkın’ın, konuk olduğu bir konferansta, kendisine ayrılan konuşma süresini aşarak kendi konuşma sürecinin daralmasına üstü kapalı tepkisini koyarak konuşmasına başladı. Ayıldı,z Cüneyt Arkın’ın konuşmasından sonra Arkın’a plaket verilirken kendisine de daha konuşma yapmadan plaket verilmesine esprili olarak “Daha ben konuşmadım ki! Belki plaket hak etmeyeceğim.” diyerek serzenişte bulundu.

Ayyıldız 30 yıllık meslek hayatının 15 yılını narkotikçi olarak geçiren ender teşkilatçılardan olduğunu, çalışma sürecinde birçok uyuşturucu kaçakçılığı olayının aydınlanmasına vesile olduğunu, bunların, zamanında ulusal basında pek çok kez gündeme geldiğini belirterek uyuşturucu ve narkotik üzerine oldukça deneyimli olduğunu vurguladı.

Cevat Ayyıldız, uyuşturucu ve narkotik ile yapılan mücadelede yetkililerin samimi olmadığını söyleyerek, konuşmasına ilginç bir benzetmeyle devam etti. Bugün gençlerin birçoğunun kulağında bulunan küpeye bile hoşgörüyle baktığını söyleyerek gençlerin taktıkları küpeyle ilgili ilginç örnek verdi; “Osmanlı Padişahlarından Yavuz Sultan Selim, Sina Çölü’nü geçen tek komutandır. Çok sıcak olması sebebiyle gündüzleri istirahat edip geceleri yolculuk yapar, çölde alışılmamış değişiklikler yaşanarak mola anlarında her türlü ihtiyaçlarını giderecek kadar yağmur yağar, gündüzleri ise yollarına devam ederlermiş. Bu yolculukta zaman zaman atından inip yürür, kendisinin atından inmesiyle yanındakilerin de inerek yürümesinden dolayı çeşitli sıkıntıların yaşanırmış. Veziri veya hocası yanına gelerek “Padişahım ordu zor durumda. Siz yürürken onlar da yürümek zorundalar. Biraz atınıza binseniz de onlar da dinlenseler.” dediğinde “Siz ne diyorsunuz? Resulllah önümde yürürken ben nasıl atıma binerim?” demiş ve Yavuz Sultan Selim’in çölde yürüdüğü zamanlarda Peygamber efendimizi gördüğünü herkes anlamış. Bu olay üzerine Yavuz Sultan Selim görevlilerden mutlaka bir küpe bulmalarını istemiş, sonra kızgın bir cisimle kulağını delerek görevlilerin getirdiği küpeyi kulağına takmış ve ünlü olan: “BU KÜPE KULAĞIMA KÜPE OLSUN Kİ BEN İSLAMIN KÖLESİ OLDUĞUMU UNUTMAYACAĞIM!” sözünü söylemiş.”

Narkotik Uzmanı Cevat Ayyıldız, gençlerin topluca gittikleri okul, yurt, kafe, sinema gibi yerlerde, karargâh kuran kötü niyetli insanların düzenledikleri tuzaklarla gençlerin uyuşturucunun en alt birimi olan LSD’ yi gençlere ücretsiz olarak ulaşmasını ve tanışmasını sağlayıp, daha sonra bağımlı hale gelmelerini planlamakta olduklarını söyledi. Bunun için ailelerin çocukların arkadaş gruplarını ve gezdiği yerleri takip etmeleri gerektiğini söyleyerek bira ve LSD ile başlayan uyuşturucu batağının en son noktası olan eroine ulaşmadan önlem alınmasının gerekli olduğunu, eroinden dönüşün kabir olduğunun unutulmamasını söyledi.
Devletin bu konuda samimi çalışmalar yapması gerektiğini, televizyonlarda yapılan eksik programlara ve ehil olmayan konuşmacılara, ehil olup da gerçeği aktarmayan, insanları yanlış bilgilendiren uzmanlara dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Aksi takdirde eroin krizine giren birinin kızını, eşini ve kendini bilinen satma gerçeğinin, daha geniş kitlelere yayılacağının kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Emekli baş komiser konuşmasının en çarpıcı bölümünde uyuşturucu ticaretinin terör örgütüne kadar dayandığını, terör örgütünün yıllık bütçesinin 5,5 milyar dolar olduğunu, ülkemizin teminatı TSK’nın yıllık bütçesinin 3,5 milyar dolar olduğu düşünüldüğünde tehlikenin ne kadar kaçınılmaz boyutta olduğuna dikkat çekti.
Ayyıldız, yaptığı mücadelede yalnız kaldığını, bazı televizyon programlarında kendilerini uzman olarak tanıtan kişilerle sert tartışmalar yaptığını, programların düzenini bozduğu için de daha sonra hiçbir programa davet edilmediğini, özellikle bazı akademisyenlerin ve ilahiyatçıların halkı yanlış yönlendirdiklerini belirterek;

“Yavuz Sultan Selim gibi uyuşturucu ile mücadele konusunu, kulağına küpe yapacak nitelikte işlemeyenler vatana ihanet etmektedirler” deyip alkışlar eşliğinde konuşmasını son verdi.