23 Nisan 1995. UNESCO tarafından bugün “Dünya Kitap Günü” olarak kabul edildi. 100
ülkede milyonlarca insanın katılımıyla Dünya Kitap Günü kutlanıyor. Bugünün
seçilmesinde Cervantes, Shakespeare, Vega, Nabokov gibi birçok ünlü yazarın
doğum ya da ölüm günü olması etkili oldu. Bu kutlamanın amacı, kitabın ve okuma
alışkanlığının önemini dünya çapında vurgulamak, okumayı özendirmek; yayına,
yayın hakkına, düşünce ve ifade özgürlüğüne saygıyı teşvik etmek; kitabın, uluslararası
kültür alışverişini sağlayan, karşılıklı anlayış ve hoşgörüyü geliştiren
niteliğiyle de dünya barışına hizmet etmek. Kitap okuma alışıklığının
teknolojinin artması ile azaldığı şu zamanlarda kitap okuma alışılmadığının
artırılmasının yolu kitabı sevdirmekten geçtiği unutulmamalı. Bu alışkanlık ise,
çoğunlukla ailede içinde ya da okul yıllarında kazanılmakta. Türkiye’de yeni nesil
ebeveynler kitap okuma alışkanlıkları olmasa bile çocuklarına kitap okumasını
sevdirmekle ilgi yoğun çabalarına rağmen maalesef ki kitap okuma alışkanlığı Türkiye’de
% 30 iken son 10 yılda sadece % 10 artmış. Buda bir yılda %1 demek ne kadar
az olduğu Dünya çapında kitap okuma oranlarına bakıldığımızda ilklerde Asya ve
pasifik bölgesinin(Hindistan, Çin, Tayland)
yer aldığını görüyoruz. Haftada ortama 8- 10 saat arası. Türkiye bu
ortalamaya baktığımızda çok gerilerde. Yapılan bir araştırmada 180 ülkeden 140.
sırada yer alıyor maalesef ki ve yine 2020 de yapılan bir başka araştırmada ise
2019’da kitap okumayanların oranı % 50,9 iken 2020’de %59,1 şimdilerde ise daha
da artmıştır diye düşünüyorum. Bunun nedenine gelecek olursak teknoloji ve
internet ile birlikte insanların sosyal mecralarında daha fazla zaman geçirir
olması ve bunu yanında yaşanan ekonomik kriz etkenler arasında. Kitap okumak,
Türk insanının ihtiyaç listesinde maalesef ki 235. sırada yer alıyor. Kitap okumak bir alışkanlık.
Bir süre sonra da ihtiyaç haline geliyor aslında. Okumadığınızda yoksunluk
hissediyorsunuz su içmek gibi. Kitap okuma alışkanlığı kazanmak için pek çok
sebebiniz var; Stresinizi azaltır, kelime dağarcığınız genişler. Türkçede 78
bin ana kelime olmasına karşın, nüfusun büyük bölümü günlük yaşamında
ortalama 400 civarında
kelime kullanıyor. Her kitap bir dünya. Kitapla başka bir dünya geçen o kapıyı
açarsınız ve kamera işlemeye başlar. Kendi filminizi yönetirsiniz burada
yönetmen sizsinizdir. Hiç kimsenin size dayatmadığı istediğiniz gibi
kurguladığınız filmi yapar, canlandırır ve yönetirsiniz. Televizyonun, sosyal
medyanın sizi soktuğu kalıplardan çıkar, özgürleşirsiniz. Dünyaya, hayata
farklı bakmayı öğrenir, gelişirsiniz. Vizyonunuzu hayallerinizi geliştiren bir
araçtır kitap. Unutmayın hayalleri olmayanın geleceği de olamaz. Kitap okuma
oranın gelişmesi için neler yapılmalı konusuna gelecek olursak bu çocukluktan
gelen bir alışkanlık olsa bile, (çocuk aileden gördüğünü yapar) sonradan da
edinilebilir. Mesela Okullarda her sınıfta bir kitaplık olmalı okulda demiyorum
her sınıfta, mahalle muhtarlıklarında da. Kitap almaya imkânı olmayanlar
kütüphanede olduğu gibi okuyup sonra geri getirebilmeli. Kitapçılar,
yayınevleri askıda kitap yapabilir mesela ben hiç denk gelmedim. Taşın altına
elin sokmak lazım. Belediyeler daha çok kitap fuarı yapmalı. İlçemiz
belediyesine baktığımda ufak bir araştırma yaptığım en son 2018 de 4. Beykoz
Çocuk Kitapları Fuarını gördüm. Başka da bir etkinlik göremedim. Yanlışım varsa
düzeltin. Sayın Yetkililerim; böyle etkinlikleri görmek istiyoruz daha çok. Hem
çocuk hem de büyükler için İnsanın kitaplara ihtiyacı var. 23. Nisan Dünya
Kitap Gününde hediye edeceğimiz bir kitap belki birinin kitap okuma alışkanlığı
kazanmasına vesile olabilir.
Her kitap bir dünya, her kitap bir hediye. Kitapla, sevgiyle kalın.