Denge

21-12-2021 2143 Yorum yok. Yorum Ekle


Bir bilgeye zehrin ne olduğunu sormuşlar. Demiş ki; ihtiyacınıza fazla olan her şey zehirdir. Fazla güç, fazla dinlenmek, fazla yiyecek, fazla ihtiras, fazla korku, fazla sakinlik, fazla öfke, fazla neşe, nefret hatta iyi niyet…

Yaşamın özü ve şifası dengede kalabilmektir.

Bizim inancımızda buna orta yol ehli olmak, aşırıya kaçmak ve ölçüsüz davranmaktan uzak durmak, her işi zamanında ve kararınca yapmak deniyor. Ölçülü bir hayata sahip olmak her zaman huzur ve mutluluk anlamına gelir. İnsan, yaratılışı itibari ile fazlaya kavuştukça daha fazlasını ister. Yani fazlanın zehrinin farkına varmaz. Zehri yudumladıkça daha fazlasına sahip olmak ister. Zarar arttıkça etkisi ve bağımlılığı da artar.

Küçük bir örnek olarak; bugün yabancı kaynaklı bir kahvenin bardağına 20/25 TL öderken hiç hesap yapmayan insanımız, bir satıcıdan meyve alırken sıkı bir pazarlık yapıyor. Oysaki bu alışverişle bir bardak kahve yerine, tüm ailenin vitamin ihtiyacı karşılanabilir. Pazarlıkla cebimizde kalan bir kaç kuruş, o satıcı ve ailesi için aslında ne kadar önemli.

Bir gece eğlencesine bir kaç bin TL harcayabilen, bir kısmını tabaklarda bırakıp israf edip üzerine bir güç gösterisi olarak çıkışta yüklü bir bahşişi esirgemeyenler; bir kaç kuruş kar derdinde olan meyve satıcısı karşısında aslan kesilmekte, kendini pazarlık ustası olarak görmekte ve eve muzaffer bir kumandan gibi gidebilmekte...

İçinde yaşadığımız dönemde fazla olmasından dolayı zararlı olan o kadar çok şey ile karşı karşıyayız ki saymakla bitmez. Bunların bazıları artık dayanılmaz ve sürdürülemez noktaya gelmiş durumda.

Ayırım noktası, sadece helalinden kazanmak değil aynı zamanda harcarken de sorumluluk sahibi olmaktır. Kapitalist zihniyetten ayrılmamız gereken en önemli nokta işte burasıdır…

Sürekli konuşursanız duyamazsınız, sürekli eleştirirseniz empati yapamazsınız, algılayamazsınız...

Artık bazı problemlerin bir yerleri açarak değil kapatarak, sürekli hareket halinde iş yapıyormuş gibi yaparak değil durarak, düşünerek, planlayarak, oradan oraya savrularak değil sağlam bir zeminde ayakta kalarak, sürekli konuşarak, herkesi ötekileştirerek değil, biraz susarak, sakince, insanların hatalarını görmezden gelerek ve dağıtmak yerine toparlayarak, birleştirerek çözülmesi gerektiğini öğrenmemiz lazım. Çok acil.

*******************

Yaşamın şifası dengede kalabilmektir. Buna mukabil yeni yıldan dileğim; yüreğimizin gönül kapısını kin ve nefrete hep kapalı tutalım. Doğrular ve güzellikler hayat yolu arkadaşımız olsun.

Sağlıkla kalın. Huzurlu yarınlar efendim.

Ozan Derviş

Dokuzuncu köy ile onuncu köy arasında yolculuk...

26-09-2024 Yorum yok. 851
Neyir Erkan Şişman

SAHİP ÇIKIN

26-09-2024 Yorum yok. 719
Tekin Toklucu "Ters Köşe"

OZAN DERVİŞ İLE DOBRA DOBRA...

26-09-2024 Yorum yok. 735
Tuncay Ünde

Beykoz Devlet Hastanesi’nde Önemli Gelişme

26-09-2024 Yorum yok. 805
Yaprak Akın

Boğaziçi İmar Kanunzedeleri-3-

28-09-2024 Yorum yok. 682
Erdal Uzuner

KONUT SORUNU VE DÖNÜŞÜM

26-09-2024 Yorum yok. 762
Hacı Arıcı

BEYKOZ’DA GENÇLER VE GENÇ BİR SİYASETÇİ

26-09-2024 Yorum yok. 914
Cüneyt Pulant

Ümidimiz umutsuzluğa döndü...

26-09-2024 Yorum yok. 820
Feride Gündüz "Hoş Kalem"

HEPİMİZ SORUMLUYUZ

28-08-2024 Yorum yok. 953
Asiye Çakır

ERİYORUZ !...

28-07-2024 Yorum yok. 1470