Yeni Eğitim Öğretim yılında
geleceğimizin yegâne teminatı olan çocuklarımızı yaşama hazırlayan Kıymetli
Öğretmenlerimizden halisane talebimdir.
Değerli okurlarım, yazarçizer
olduğumdan yaşamımıza dolanan felaketlerden küçük küçük kesitler ile bilgi
kirliliğine sebep olmadan bahsetmek istiyorum.
Biliyorsunuz ki, korona illeti yeni
çeşitleri ile tüm dünyanın başını ağrıtmaya devam ediyor. Önümüzdeki süreçte,
ülkemizin tatil modundan çıkıp iş güç moduna girdiğinde, okullarımızın yüz yüze
eğitime geçtiğinde, halen devam eden “mesafe-maske-temizlik” kuralları ve aşı
olmama diretmeleri ile beraber istatistiklerinde gösterdiği gibi önünüz hiçte
iç açıcı görülmüyor.
Tüm dünyada zaman zaman gördüğümüz sel
ve yangın felaketlerinin, oldukça ileri boyutta ülkemizde de yaşanmış olması,
adeta nefeslerimizi kesti. Öyle veya böyle Allaha Şükür ki geride kaldı. Lakin
bu konunun eksik olduğu her haliyle bilinen bilinçlendirme çalışmaları ülke
çapında yeniden ele alınmalı ve bu bilinçlendirmelerde yapılan yardımların
gerekliliği ve miktarının ehil bir kurum tarafından takip edilip, gerekli
olandan fazlasının müsrif olmaması için önüne geçilmeli.
Yani dostlarım, artık her şeyimiz olan
çocuklarımız ve öğretmenlerimiz mekteplerde korona-sel-yangın ve buna benzen
felaketlerine karşı çocuklarımızı ailelerine karşı baskı uygulayan hale
getirmeliler.
Bunu da neden söylüyorum, oğlumun
ilkokul öğretmeninin ev ve araçların sigortalanması konusundaki öğrencilerine
anlattıkları sonrasında, oğlumun günlerce aylarca baba arabamızın sigortası var
mı, baba evimizin sigortası var mı dayatmaları o dönem bende, çocuklarımızın
öğretmeni tarafından bilinçlendirilmesi konusunda heyecan yaratmıştı.
Değerli Öğretmenlerimiz bence tüm
tedbirler bir yana, sizin öğrenciler vasıtası ile evlere girip bahsi geçen
konuları birebir takip etmenizin önemi çok daha farklı olacak.
Bu sürecin ilkokullarımızdan, yüksekokullarımıza
kadar geçerli olacağı bir eğitim döneminin hepimize hayırlı olmasını diliyorum.