YALANIN AZI OLMAZ

28-07-2024 1301 Yorum yok. Yorum Ekle

Gerçeklerin üzerini kapatmak ve başkalarını yanıltmak amacıyla söylenen sözlere yalan denir. İnsanlar olarak neredeyse hepimizin hayatında başvurduğu bir yol olmuştur yalan. Kimimiz zor bir durumdan kurtulmak, kimimiz bize ait olmayan bir şeye sahiplenmek için yalana başvururuz. Ama unutmamalıyız ki, yalan söylemek çok kötü bir huydur; er geç ortaya çıkar ve yapanı güç durumda bırakır. Söylediklerinin yalan olduğu anlaşılan insanlar başkaları karşısında oldukça zor bir duruma düşer. Kendilerine olan güveni azalır. Böylelikle dostlarını ve yakınlarını kaybeder.

Ünlü sözdür, bilinir: “Yalanın azı olmaz.” Bu demektir ki; en küçük, en zararsız yalanı söyleyen, yeri geldiğinde en büyük, en zararlı yalanı da söyleyebilir. Yaşayarak, tanık olarak biliriz ki, tek yalanla kalınmaz, yalan yalanı çağırır. Yalancı kendi yalanı altında ezilir, batar o yalanın içine.

Başka insanların bize güvenmesini istiyorsak, her zaman dürüst olarak yalan söyleme alışkanlığından uzak durmamız gerekmektedir. Unutmamak gerekir ki; yalancının mumu yatsıya kadar yanar ve söylenen yalanlar elbet bir gün açığa çıkacaktır.

Doğruluğun, istikametin, ahde vefanın zıddı olan yalan, kötü bir alışkanlıktır. Bununla birlikte, acaba bazı hallerde yalan söylemek, yalan beyanda bulunmak caiz midir?

Müslim Sahihlerinde şöyle bir hadis zikretmektedir: "İnsanların söylediklerinden hiçbir şeyde yalana ruhsat verildiğini işitmedim. Ancak şu üç durum müstesna;

1) Harpte

2) İnsanların arasını bulmada

3) Kadının kocasına, kocanın da karısına karşı -ailenin düzeni için söylendiğinde"

“Muhakkak ki doğruluk, insanı iyiliğe, güzelliğe yöneltir, iyilik ise, cennete iletir. Kişi doğru konuşa konuşa nihayet -Allah katında- sıddîk/çok dürüst olarak yazılır. Şüphesiz yalan fücura, kötülüğe yönlendirir, fücur ise, ateşe/cehenneme iletir. Kişi yalan söyleye söyleye nihayet -Allah katında- kezzap/çok yalancı olarak yazılır.” (Müslim, Birr, 103-105).

Nitekim Gazzâlî yalan kapısının bir defa açılması durumunda, artık ihtiyaç ve zaruret sınırının ötesine geçme tehlikesinin bulunduğunu belirterek, “Zaruret durumu dışında yalan söylemek aslen haramdır” der. (İḥyâʾ, III, 137-139)

Sonuç olarak İslâm’ın büyük günah kabul edip yasakladığı yalandan uzak durmamız bizim için en hayırlısı olacaktır.

“Allah’tan daha doğru sözlü kim olabilir ki?!.” (Nisa, 4/122)

Selâm ve dua ile... 

Ozan Derviş

BEN BUYUM DOSTLARIM

07-09-2025 Yorum yok. 1027
Neyir Erkan Şişman

30 Ağustos’un Kalbinde Atatürk Var

03-09-2025 Yorum yok. 1060
Erdal Uzuner

SUYUN KURAKLIKLA İMTİHANI

03-09-2025 Yorum yok. 969
Yaprak Akın

Ekonomi, Rayiç, Vergi, Satış Zinciri !!!...

03-09-2025 Yorum yok. 951
Tekin Toklucu "Ters Köşe"

ÇELİŞKİ…

03-09-2025 Yorum yok. 1043
Cüneyt Pulant

Beykoz’umuzda sıkıntılı günler devam ediyor

03-09-2025 Yorum yok. 1046
Hacı Arıcı

HAYAT TECRÜBESİ VE CEVİZ KURDU

03-09-2025 Yorum yok. 983
Asım Özdemir

Amatör Spor Dünyasının Bilinmeyenleri

09-08-2025 Yorum yok. 2279
Feride Gündüz "Hoş Kalem"

BEYKOZ’ DA KADIN EMEĞİ PAZARI

29-07-2025 Yorum yok. 2763
Asiye Çakır

İNSAN İNSANA…

30-05-2025 Yorum yok. 3106
Tuncay Ünde

UZAKSIN BANA

28-01-2025 Yorum yok. 3809