İYİ Parti Beykoz İlçe Kadın Politikaları Başkanı Mehtap Aydoğan ve Yönetimi, 25 Kasım Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Dayanışma Günü kapsamında basın açıklaması gerçekleştirdi.
Rüzgarlıbahçe’de
ki ilçe merkezinde Beykoz yerel basınına gerçekleşen basın açıklamasını
orijinal haliyle okuyucularımıza aktarıyoruz.
KIYMETLİ
KATILIMCILAR
Bugün,
25 Kasım. Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma
Günü.
Ancak,
dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye'de biz kadınlar değişik biçimlerde şiddete
uğruyoruz.
Kadınların eğitimden yoksun bırakılarak eve mahkum edildiği, ekonomik faaliyetinin yasal ve geleneksel birçok engelle kısıtlandığı, çalışma yaşamında bin bir haksızlık ve ayrımcılıkla karşılaştığı, toplumun en fakir kısmını oluşturduğu ve kendi kaderine terk edildiği koşullarda, şiddetin ilk hedefi de doğal olarak(!) en korumasız ve zayıf kesimi biz KADINLARIZ Kadına yönelik şiddetin bildik hüzünlü öyküleri, geleneksel ön kabuller, toplumun ve devletin duyarsızlığı ile büyüyor.
Şiddet yalnızca bedenlere zarar vermiyor, kadınların öz saygısını, ihlale direnme ve hak arama arzusunu zayıflatıyor veya yok ediyor. Dünyada kadına yönelik şiddet, özellikle ekonomik, siyasal ve etnik sorunlarla iç içe geçerek artmaktadır.
Nijerya'da, Emine Laval'ın evlilik dışı çocuk sahibi olduğu gerekçesiyle şeriat mahkemesi, Mardin'de Şemsiye Allak'ın ailesi tarafından taşlanarak öldürülmesine karar verilmesi bunun en somut ve güncel örnekleridir.
-Bugün
dünya üzerinde yaşayan kadınların yarısı eşlerinden şiddet görüyor.
-Çin'de, yılda 1 milyon kız çocuğu doğar doğmaz öldürülüyor. Dünyada bu yolla kaybedilen kadın sayısı 40-50 milyonu buluyor.
-Uluslararası Göç Örgütü, her yıl 2 milyon kadının sınır ötesi kadın ticaretinde kullanıldığından bahsediyor.
-ABD'de,
her 6 dakikada bir kadına cinsel şiddete maruz kalıyor
-Fransa'da, her ay onlarca kadın aile içi şiddet nedeniyle hayatını kaybediyor. Türkiye’de her gün kadınlar töre cinayetine kurban gidiyor
-Bizler, Türkiye'de her gün şiddet gören şiddet KADINLARIZ
-Bizler,
Adana'da sokak ortasında, polislerin gözü önünde vahşice bıçaklanan KADINLARIZ
-Bizler,
Diyarbakır'da, kendilerine ve kocalarına bilgi verilmeden kısırlaştırılan 17 KADINLARIZ
-Bizler,
namus(!) cinayetleri sonucunda yaşamımızı yitiren yüzlerce sessiz KADINLARIZ
Biz KADINLAR diyoruz ki; YAŞADIKLARIMIZ YALNIZCA
SONUÇTUR…..
Devletin
kadınlara yönelik her türlü şiddet eylemini ağır cezalar verilmesini
Şiddete
uğrayan kadınlar için başvuru ve sığınma evlerinin sayısının artırılmasını,
ücretsiz
danışmanlık, psikolojik ve tıbbi destek ve yasal yardımın yapılmasını,
Cinsiyet
ayrımcı politikalar, yasalar ve uygulamaların kaldırılmasını, eylem ve
eğitim
projelerinin kadın örgütleriyle birlikte hayata geçirilmesini,
Aile
içi şiddeti ve genel olarak kadın ve çocuklara yönelik şiddeti önlemek için
kampanyalar,
ana-baba eğitim programları başlatılmasını,
Kadınların
ekonomik özgürlüğü için çalışmasının önündeki engellerin
kaldırılmasını,
sosyal güvenlik, parasız eğitim ve parasız sağlık hakkından
yararlanılmasının sağlanmasını, Medyanın, kadın ve çocuklara yönelik şiddeti teşvik edici yayınlar üzerinde kendi oto-denetim mekanizmasını kurarak kadın ve çocuklara yönelik şiddeti bir malzeme olarak kullanmaktan vazgeçmesini, talep ediyoruz.
SAYGILARIMLA...