HALEF- SELEF ANTREMANLARI

21-09-2010 4374 Yorum yok. Yorum Ekle

Referandumun ardından halkın yeni anayasa ve beraberinde getirilmesi düşünülen Başkanlık sistemi nedeniyle kafası oldukça karışmış durumda.

Referandum sürecini ilçemizde de kazasız belasız atlattıktan sonra, şimdi kafalardaki soru işareti bundan sonra ne olacak diye şekillendi.

Referandum için meydanlara inen Devlet Büyüklerimizden kimisi yurtdışında temaslarını sürdürürken, kimisi de Evet çıktı oldubitti şeklinde köşesine çekilmiş durumda. İlk hamle Referandumun ertesi günü Yetmez ama Evet platformundan geldi. 12 Eylül referandumun ardından, 13 Eylül tarihinde platform üyelerinin verdiği suç duyurularına tanık olduk.

Ülkemize yıllardır getirilmeye çalışılan ve kapalı kapılar ardında konuşulan başkanlık sistemi, referandum sonuçlarından alınan güç ile Başbakan tarafından Yeni Anayasanın hazırlanmasında etkin kimliği olan hukukçusuna başkanlık sistemi ile ilgili talimatını basın huzurunda vermesine rağmen, Aynı anayasa hukukçusu olan milletvekilinin başka bir ortamda kendisine sorulduğunda, henüz hiçbir çalışmalarının olmadığını söylemesi benim konu üzerine tespitlerimi doğrulamakta.  

Anayasanın maddelerinde yapılacak değişikliklerle bozulan dengeler başkanlık sisteminin tetikleyicisi olacak bu alenen ortada. İktidar partisi sandıktan evet’in çıkacağından çok emindi. Neden bu sürecin devamında yapılacak çalışmaların taslağını hazırlamadı? Neyi bekliyorlar?
O zaman insanın aklına, İktidar genel seçimler öncesinde bu referandumu daha ortada işleme koyulacak bir taslak yokken alelacele yaptığına göre, güvenoylarının tadına mı bakmak istedi gelmez mi?

Henüz anayasa maddeleri üzerinde bir düzenlemeye gidilmezken, başkanlık sistemi gündeme oturdu.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ABD ziyaretinde gazetecilere başkanlık sistemini anlatarak, “Tarihimize baktığımızda biz Türklere, başkanlık sempatiyle bakacağımız bir anlayış. Ama uygulama nasıl olur? Bunlar ayrı. Buradan da hakanlık, sultanlık gibi bir yanlış anlama çıkmasın onu söylemek istemiyorum. Avantajları da var gerçekten diyerek ABD’den Türkiye’ye mesaj gönderirken, ileride olabilecek bir halef-selef oluşumuna mı dikkat çekmek istedi.

Gül’ün, bu açıklamayı neden Türkiye’de değil de, aldığımız nefese varıncaya kadar üzerimizde etkisi bulunan ve ayrıca Başkanlık sistemi ile yönetilirken ki çarpık uygulamaları dünyaca bilinen ABD den yaptığı da merak konusu. Bu sistem artısıyla eksisiyle neden kamuoyuna anlatılamadı? Gül’ün son cümlesinde avantajları –da- var gerçekten demesi, dezavantajlarının çokluğuna mı dalalet?

Yani Türk Halkının kafası çok karışık, hani yakın tarihte televizyonlarda beğenerek izlediğimiz bir reklam vardı. Bir afacan, okulda gününün nasıl geçtiğini soran annesine,
“Çok Çalışmam Lazım Çok” derdi.
Aynen bizim siyasetçilerimizin de “Çok Çalışması Lazım Çok…”

Kemal Efe Şişman "Konuk Yazar"

Bu Kalp Seni Unutur Mu?

30-05-2025 1 yorum. 2763
Ozan Derviş

Biraz BEYKOZLU Olalım

30-05-2025 Yorum yok. 1546
Neyir Erkan Şişman

EĞİTİMİN ŞAŞAN TERAZİSİ

30-05-2025 Yorum yok. 2319
Tekin Toklucu "Ters Köşe"

KENDİNİ ÖNEMSEMEK…

30-05-2025 Yorum yok. 1723
Erdal Uzuner

MÜLKİYET PROBLEMLERİ

30-05-2025 Yorum yok. 1582
Hacı Arıcı

KURBAN ALLAH’A TESLİMİYETTİR

30-05-2025 Yorum yok. 638
Yaprak Akın

Deprem Öncesi Tedbirlerimizi Alalım mı!

30-05-2025 Yorum yok. 525
Asiye Çakır

İNSAN İNSANA…

30-05-2025 Yorum yok. 589
Cüneyt Pulant

Beykoz Belediyesi Çalışıyor mu?

30-05-2025 Yorum yok. 1710
Feride Gündüz "Hoş Kalem"

HEP GEÇMİŞ OLSUN DEMEKLE Mİ KALACAĞIZ?

28-04-2025 Yorum yok. 692
Tuncay Ünde

UZAKSIN BANA

28-01-2025 Yorum yok. 1274