Genel seçimlerin hemen ardından
yaşanan zam furyası ile birlikte, dünya coğrafyasındaki problemler alışıla gelmiş
şekliyle “tıngır mıngır” devam eden siyaset, şimdi de, yerel seçim telaşıyla
oluşan bildik siyasi davranışları yaşamaya başladık.
İlçe dinamiklerimizin, halk
tarafından daha iyi değerlendirilip, bizzat yerel yönetimlerimizin içerisine
girmeleri zorlanmadıkça, yöresel hesaplar, bireysel hesaplar ve her zaman
olduğu gibi alışılagelmiş seçim nutuklarıyla bol bir seçime hazır olmak zorunda
kalmayalım.
Oysa, ilçemizin Sivil Toplum
Kuruluşları, Muhtarları, Yöre Dernekleri Beykoz için asgari müştereklerde
birleşerek, çıkardıkları sonuçları, siyasi mekanizmaya, merkezi ve yerel
yöneticilerimize aktararak uygulanırlığını sağlamış olsalar, Beykozlular belki de
hayal edemeyecekleri harika projelerin uygulanması ve hayata geçirilme heyecanı
yaşayacaklar.
Yalnız, her sivil toplum kuruluşu
ayrı, muhtarlarımız ayrı, hedef belirlerlerse, ortaya çıkan karmaşık
düşünceler, siyasilerimizden (istisna hariç) bol bol hayata geçme şansı olmayan
seçim nutukları dinlememize vesile olacak.
Uzun lafın kısası Nuh’un Ankara
makarnası misali geçmiş seçim dönemlerinde de birçok defa hatırlattığım gibi
yerel yönetimlerimize talip olanları yüz yüze oluşan toplantılarda bizzat
sorgulayıp anlattıklarının inandırıcılını test edelim. Ayrıca iddialı oldukları
programlarını ne kadar sürede hayata geçirip bitireceklerine dair imzalı belge
istemeliyiz.
Yerel seçim süreci daralmış gibi
görülse de, daha önümüzde uzun süre var, bu süre içerisinde dünya coğrafyası
olumsuzluklarını yerel siyaset gündemine taşıyacak olanlara da, yerel
sıkıntılar ötelenir endişesiyle izin vermemeliyiz.
Yazımın sonunda Cumhuriyetimizin 100.
yılını kutladığımız bugünlerde, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü,
Şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden Gazilerimizi rahmet ve minnetle
anıyorum. Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun…