İlçemizde yapılmakta olan Sivil Toplum Çalışmaları, bakıldığında olumlu ve olumsuzluk anlamında birbiri ile yarışır durumda seyretmekte. Bu sebepten Beykozluların bu çalışmaları birbirinden ayırt etmesi ve konuyu oldukça hassas değerlendirmeleri gerekmekte.

Sosyal ve Kültürel yönü daha ağır basan bir yayın kuruluşunun sahibi olarak, olanaklarımın elverdiği ölçüde, bazı Sivil Toplum Kuruluşlarının Yönetimlerinin direkt içerisinde, bazılarının da dışarıdan destekçisi olmaya devam etmekteyim.

Hal böyle olunca, ilçemizin STK çalışmalarını, daha objektif bir pencereden gözlemleyebilme fırsatı yakaladığımı zannederek, bazı temel bilinmesi gereken düşüncelerimi aktarmak istiyorum.

Devlet envanterine kayıtlı oldukça fazla STK görülmesine rağmen, bunların sadece % 15’i bile sahada hizmet veren ölçekte değil. Birçoğu tabela derneği ve birçoğu da amacının dışında çalışan kuruluşlar. Ayrıca bu STK’ları bünyesinde yönlendirecek bir çatı kurum edasında hizmet veren vakfımızda yok. Var olan vakıflarımız da vakıf anlayışından ziyade (istisna olanlar hariç) adeta derneklerimiz gibi hizmet vermeye çalışmaktalar.

Yukarıdaki açıklamaları bir yere gelebilmek için bilgi anlamında aktardım. Ve ilçemizde son yıllarda Engelli Dernekleri o kadar iyi ve birbirleri ile koordineli çalışmalar sergilemekteler ki, bunların çalışmalarının başarıları ilçe ve ilimiz sınırları dışına taşmış durumda.

Bu çalışmalara, çok az sayıda bazı diğer kuruluşlarda eklendiğinde, ortaya ilçemizdeki sivil toplum kuruluşları çalışmaları açısından örnek teşkil edilecek çalışmalar çıkmakta. Ve gazetemin 20 yılı aşan arşivi bunun sayısız örnekleriyle doludur.

Maalesef ki maalesef, ilçemizde farkındalıklı STK çalışmaları, genel anlamda vatandaşlarımızı memnun ederken, yukarıda belirtmeye çalıştıklarımda, bir o kadar üzmekte.

İlçemizde STK çalışmalarının bu denli kutuplaşmasına bir çözüm üretilmesi yıllardan beri gözden kaçırılmış ve hatta hiç dikkate alınmamış bir sorun olarak büyüyerek bir yumak oluşturmuş. Ve bu yumak seçim dönemlerinde siyasilerin genelde uymadıkları vaatlerin ana muhatabı STK’lar olduğundan, konu her geçen yıl çözümden ziyade çözümsüzlüğe doğru gitmekte.

Bu olumsuz tablo, bazı vatandaşlarımızı çok olumsuz etkilediğinden, adeta STK’lara güven duymama gibi bir durumu ortaya çıkartmakta. Bunun getirisiyle de bazı vatandaşlarımız, ileride ciddi problemler doğurabilecek bireysel ve resmi olmadığı için kayıt dışı olduğu düşünülen yardım çalışmalarını birde, abartılı vaziyette sosyal medyada dillendirmeye çalışmalarını, kendilerinde hak gibi görürlerken, aslında STK dünyasına büyük haksızlık yapmaktalar.

Oysaki bireysel değil de, olumlu çalıştıkları STK’lar bünyesinde yapsalar. Veya güvendikleri bir STK yoksa o zamanda kendi aralarında farklı bir STK kurup, kendilerine göre farklı olduğunu iddia ettikleri çalışmalarını, kayıt altında bir görüntü ile yapmaları, hem kendilerine hem de ilçenin STK dünyasına büyük katkı koyacaktır.

En önemlisi de, Valiliklerde bulunan Dernekler Masasının bu konudaki denetim çalışmaları da o kadar sistematik ki, bu konuda halisane çalışmayan kurumlar o sistematik gibi görülen kurallardan labirentten çıkar gibi çıkarak, bildiği gibi davranmaktalar.

E o zaman Niyette Halis Olmak Gerekli.

2021 Yılında gönlümüzden geçirdiklerimizi uygulayabileceğimiz günlerin biran önce gelmesi dileğimle, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.