Bütün etiketleriniz düştüğünde kalan sizle yaşayacak kaç
kişi var etrafınızda? Peki ya siz, yaşayabilir misiniz tüm etiketlerinizden
azade?
*********
Cevizin içi insan beynine benzer, ceviz kurdu gireceği kadar
bir delik açarak içine girer başlar onu yemeye… Yedikçe şişmanlar, karnı büyür.
Yeterince yükünü tutup doyunca gitmek ister ama girdiği
delikten çıkamaz. Daha kötüsü içi
yenilince ceviz de kurumuş ve sertleşmiş olduğundan deliği genişletmek artık imkânsızdır.
Kurtçuğun delikten geçip çıkmak için tek çaresi vardır:
Zayıflamayı beklemek. Aç kaldıkça zayıflar, eski cılız haline döner ve bir gün
çıkar. Fakat çıktığında mevsim bitmiş, ortada aç cılız bir kurtçuk ile içsiz
bir ceviz kalmıştır.
İşte bazı insanlarda ki para, mal, mülk hırsı da, ceviz
kurduna benzer. O hırsı yenip, artık yeter, dediğinde baharlar yazlar çoktan
bitmiş, geriye sadece ömrünün sonbaharı, belki de; çeşitli hastalıklar, ilaçlar
ve diyetler ile geçirmek zorunda kalacağı, koskoca bir kara kış kalmış olur…
**********
Umut AN'da yaşanan bir olgudur. Gelecekte öyle bir şey yok !
Nasıl ki bir nefesle başlar canın varlığı; her doğan güneş de
yeni bir hayatla birlikte yeni bir hikâye sunar fani dünyaya daha az üzülüp, daha
çok sevinene bilmek içindir tüm mücadelemiz.
Aldığımız her nefeste yaşam damarlarımızdan tüm vücudumuza
yayılıverirken; ruhlarımız da kendi
kendini onarmak için yeniden şans verir insanoğluna…
Allah insanın etten kemikten yapılan, ten elbisesine göre
değil gönlüne göre verir çünkü gönül insanın marifetiyle yönlenir ki kişiye
göre vebali cennet veya cehennemi kendi vücut ülkesinde yaşamasıdır...
Buna mukabil; Hayatın tadını çıkartmak istiyorsan AN'ı
yakala. Bedenine, ruhuna, çevrene saygın varsa kendini başkasında kusur ararken
yakaladığında, kusuru kendinde aramayı unutma... Anadoluhisarından selam ve dua
ile mutlu yarınlar.