Gazetemizin köşe yazarı M.Talat Karasakaloğlu, "Eyvah Demenin Faydası Yok" isimli köşe yazında, detaylarıyla ortaya koyduğu 5393 sayılı belediye kanununun ülkemizi ve ilçemizi ilgilendirdiği özel durumunu sizlerle paylaştı.

EYVAH DEMENİN FAYDASI YOK..
5393 Sayılı Belediye Kanunun 73. maddesi AKP' ye mensup 15 milletvekilinin teklifiyle 16.06.2010 tarihinde TBMM Genel Kurulunda gece geç saatlerde oylanarak değişiklik sessiz sedasız kabul edilmiştir.24.06.2010 tarihinde de resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu değişiklikle hali hazır yerleşim bölgelerinde kentsel dönüşüm alanları ilan edilerek konut veya ticari alan projeleri uygulanacaktır.

Yapılan değişiklik kamuoyunu aydınlatacak hiç bir bilgi paylaşımı olmadan gerçekleştirilmiştir. İktidarıyla muhalefetiyle lehte aleyhte hiç bir tartışma ve bilgilendirme de olmamıştır. İşin daha da garibi en basit. havadan sudan olaylar gündem olurken basın ve televizyonları işgal ederken bu hayati değişiklik hiç bir şekilde gündeme gelmemiştir.

Köşe bucak gizlenen, perdelenen bu değişiklikle belediye ve mücavir alan sınırları içersinde İMARLI-İMARSIZ, YAPILI-YAPISIZ, TAPULU-TAPUSUZ tüm alanlar dönüşüm alanı ilan edilebilinecektir. Doğup büyüdüğün mahallen bir anda konut veya ticari alan projesi içinde kalacaktır.
İETT arsası, Alaşehir arsaları, olimpiyat köyü arsaları, karayolları arsası, maslak askeri arsası, seyran tepe arsaları, florya, halkalı VS. VS. yetmedi, Toki'nin, sair resmi kurumların arsa üretme rant yaratma çabaları yetmedi, bu kanuni değişiklik yapıldı, bu gerçekten deprem ve çevre nedenlerine dayandırılmış olsa idi kamuoyu ile paylaşılır ve mülkiyet hakkına saygı gösterilirdi, bu RANT YARATMA çalışmalarının geldiği son noktadır.

Kanunun değişikliğinin amaç bölümünde bahsedilen gerekçelere hiç kimse itiraz etmeyecektir. Ancak bir bütün olması gereken şehir planlamasının, toplumun ekonomik, sosyal ve fiziksel unsurlarının yok sayılması hele hele BİREYSEL İTİRAZ hakkının tanınmaması tam bir AKP zihniyetidir. Burada anlayamadığım CHP'nin böyle önemli bir konuda muhalefet görevini neden yerine getirmediğidir? Neden halkı bilgilendirmemektedir? Neden iktidarla beraber sessiz kalmaktadır.? Neden hukuk dışı bir uygulamada iktidarla birlikte hareket eder gözükmektedir.?

Anayasanın ilgili maddelerine, Medeni kanunun mülkiyeti ve faydalanma, kullanma, tasarrufta bulunma gibi hakları düzenleyen hükümlerine açıkça aykırı bir düzenleme gerçekleştirilmiştir. Yapılan değişiklikle Mülkiyet hakkı, Barınma hakkı, Yaşam hakkı gibi bireysel hak ve özgürlükler kısıtlanmıştır. Daha dün referandum sonuçlarını milletin zaferi olarak ilan edenler bu değişiklikle milleti nasıl yok saymaktadırlar. Bu nasıl bir çifte standarttır.

Kentsel dönüşüm ve gelişim alanı ilan edilen yerlerde ifraz, tevhit, terkin, cins değişikliği, yapı ruhsatı gibi tüm işlemler belediye izni ile yapılacaktır. Bu durumda benim evim arsam tapulu dahi olsa tüm haklarım kısıtlanarak KONUT ALANI veya TİCARET ALANI yapılarak rızamız hilafına 3.cü kişilere satılacaktır. Bu temel hak ve özgürlüklerin tanınmaması anlamına gelmektedir. Anayasadan, medeni kanundan, borçlar hukukundan, imar kanunundan doğan bir yığın hak ve özgürlüğümüz yok sayılmaktadır.

Belediye meclislerinde alınacak kararlara vatandaşın müdahil olamaması, bilgi ve itiraz hakkının düzenlenmemesi, kendi mülküyle ilgili değişikliğe taraf bile sayılmaması söz konusudur. Bu durum hukuk devleti ilkelerine aykırıdır. Halk iradesine saygılıyız diyenlerin halkın oturduğu evi dahi sormadan, İTİRAZ HAKKI tanımadan yıkabilmesi HALKA NE KADAR DEĞER VERDİKLERİNİN GÖSTERGESİDİR.

Belediyeler süper yetki verilerek, apartman veya semtte yüzde 51 in tamam demesiyle yıkımlar başlayacak, gecekondu ise hiç ödeme yapılmayacak, kiracılara yeni yapılan konutlardan satın alma hakkı verilecek, arsa sahibine tercih sorulmadan arsası oranında yeni yerden konut verilecek VS. VS. Tüm bunlar genel tariflerdir, takdir ve teklif edilenlere itiraz ve seçme hakkın yok, ben 80 metrekare evi kabul etmem veya benim arsan 40 değil 60 yapar deme gibi İTİRAZ ETME LÜKSÜN yok proje açıklanıp yüzde 51 tamam dediğinde tüm yetki, güç belediyenindir.

Çok gizli ve saman altında yürütüldüğü için bilmiyoruz ama İstanbul da öncelikle deprem riski nedenine sığınarak yaklaşık 1 milyon bina yıkılacaktır.30 a yakın proje içinde çalışmalar başlamıştır. Halk tüm olandan bitenden habersizdir. Belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz, iktidar veya muhalefet partisi yöneticileri, bir an önce bildiklerini bizle paylaşmak zorundadırlar. 3.cü köprü muammasının BEYKOZDAN NELER GÖTÜRECEK, kimlerin evlerini yıkacak soruları ne iktidarca nede muhalefetçe açıklanmazken çok yakında kabus dolu günlerin Beykozluları beklediği anlaşılmaktadır. CHP ve AKP'nin halkı ilgilendiren konularda sessizliğe bürünmeleri etliye sütlüye dokunmaz görüntüleri gerçekten ilginçtir.

Bu gün tarlabaşında uygulanan proje yarın gümüşsuyu,karlıtepe,harmantepe üçgeninde öbürsü gün ortaçeşme, tokatköy, yuşa tepesi ekseninde daha sonra çubuklu, rüzgarlı bahçe, kavacık bölgesinde başlarsa kim dur diyecektir.Dikkat edin örnek verdiğim bölgelerde tapu ve mülkiyet sorunu zaten vardır ve buda açıklanan projede halkın söz sahibi bile olamayacağını göstermektedir.Yani halk karar verecek yüzde 51 in içinde dahi olamayacaktır.Vatandaşın çaresizliğine kim engel olacaktır.En azından Beykoz kamuoyu olarak uyanık olmamız gereken,hesap sorabilmemiz gereken, ağırlığımızı hissettirmemiz gereken ZORLU BİR SÜREÇTEN geçmekteyiz. Bu süreci çocuklarımız ve torunlarımız ve de geleceğimiz adına dikkatli yürütmek hepimizin sorumluluğudur. Kendi evimiz arsamız projelere kurban edilip, hobi bahçelerinde domates,biber, patlıcan yetiştirmeyle avunmayalım!!!

Biz vatandaş olarak, seçmen olarak, kamuoyu olarak hakkımıza hukukumuza sahip çıkmazsak, bu değişikliği bizlere reva görenlere gerekli cevabı vermezsek ARTIK EYVAH DEMENİN BİR FAYDASI YOKTUR. O zaman toplumlar hak ettikleri yönetimlerce yönetilirler....Benden söylemesi ben çok çok önemli bir konuda Beykozlulara karşı vatandaşlık bilinciyle gerekenleri anlattım gerisi kendilerine kalmıştır.

SAYGILARIMLA

M.Talat Karasakaloğlu..