Yakın zamanda yine övünçle, halk meclislerinde yüksek seslerle duymaya hazırlandığımız İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yeni icraatlarından bahsedeceğim.(!)

Türkiye’ye turist olarak gelen birine bile İstanbul Büyükşehir Belediyesi dediğinizde, başındaki -İstanbul- damgasından kurumun sadece İstanbul içinde çalışmalarını sürdüreceği tahmin edilebilir. Öte yandan İstanbul çok büyük bir derya, öyle ha diyince de işler yoluna girmiyordur.

Konuya en temizinden, en masumundan, artsız-niyetsiz bir giriş yaptıktan sonra İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın kısa zaman önce imzaladığı protokolü, Ulusal Basında geçen orijinal metin haliyle sizlerle paylaşmak istiyorum.

“İstanbul Büyükşehir Belediyesi’yle Mekke Belediyesi arasında protokol imzalandı. Hac ve umre dönemlerinde Mekke’nin çöpünü İstanbul Belediyesi’nin toplayacağı açıklandı. Başkan Kadir Topbaş “kutsal toprakların temizliği bizim için büyük nasip, bize verilmiş en büyük hediye” dedi.” Yine ek olarak hatırlatmalıyım ki, daha öncede Afrika açılımı kapsamında Somali’ye, Mogadişu’ya, Bilahare’ye, Liberya’ya, Sierra Leone’ye son olarak Balkan açılımıyla da Bosna’ya çöp kamyonları ve yeni nesil kaldırıma gömülen çöp konteynırları gönderildi.

Tüm bu bilgilerden sonra, İstanbul’a bağlı Boğazın en güzide ilçesi olan Beykoz’un köylerine, hatta Beykoz’un kimi bölgelerinde İBB’ye ait alanlara dahi bu gömme çöp konteynırlarından bir türlü gelmezken, Afrika’ya konteynır yardımı biraz garibime gitti. Bence Afrika’ya çöp konteynırı değil, çöp çıkarabilmeleri için yiyecek yardımı yapsanız daha işe yarar gibi görülüyor.

Malum deniz mevsimi açılınca Beykoz’u ulusal basında dahi çılgın projelerle manşetlere taşıyan tam bir yatırım deryası olan bazı köylerde bile hala çöpler, hatta çöplükler ortalarda… İnsanlar o çirkin kokuların, pis görüntünün hemen yanı başında piknik yapmaya çalışıyorlar.

Açıkçası gözümüz yok, isterse İBB gitsin Fizan’a konteynır yaptırsın ama İstanbul’daki işler bitmiş gibi, başka ülkelere yardıma koşulmasına peeees doğrusu demekten kendimi geri alamadım. Bütçen az olur, sizinde köylerinize yetişemedik dersiniz, o zaman sineye çekmek daha kolay olur, şimdi gözümüze soka soka aslında bunlar sizin hakkınız ama yiyeceği dahi olmayan insanlara yardım olsun diye konteynır götürdük demek ne kadar doğru takdir sizin.

Konuyla alakalı aksi yorumlar yapanlarda olabilir, bu mevzuya neden takıldın yardım yardımdır diyenlerin seslerini duyar gibiyim lakin balık baştan kokar. Mevzu böyle başlarsa devamı aynı hızda gelir. Bu bence yardım değildir, göz boyamadır. Yiyecek yemeyi olmayan insanlara alın size çöp atarsınız çöp konteynırı getirdik demek, Ekmek bulamadıysanız o zaman pasta yiyin demekle aynı ironi derecesindedir.

Son sözüm biz susa susa,bir gün bize de sıra gelir diye diye yokluktan değil, zenginlikten artık etrafımıza saçmaya başlamışız da farkında değiliz…!