Ülke gündemi neredeyse bir an da değişti. Bende dâhil olmak
üzere, hepimizin karla mücadelesi daha önce pekte aklımıza gelmeyen soruları
beraberinde getirdi.
Yaygın basında kar yağışıyla mücadele noktasında yaşanan
eksiklikler nedeniyle, günah keçisi aranırken, biraz araştırdığımızda gördük
ki, her zaman ki gibi muhataplar çoğul olarak karşımıza çıkıyor. Daha önce
birçok kez trajik şekilde esprilere konu olan; bir işi beş kişinin yaptığı
ritüeli, bir kez daha vücut buluyor.
Kar yağışı sonrasında, bir taraf İBB’yi suçlarken, diğer taraf siz önce kendi üstünüze düşen görevi yapın diyor.
Peki, sorunların muhatabı kim?
Mesela D-100 karayolunda ilerliyorsanız, İBB tüm övgü ve
yergilerinizin sahibiyken, ilçelere dağılan yollarda sorumlu ilçe belediyeleri
oluyor. Kuzey Marmara Otoyolu ücretli olmasına rağmen maalesef ki genel
tablodan pekte farklı seyretmedi. İzmit yönünden katıldığım yolda maalesef ki,
unutulmuş gibiydik sadece ana arter kalıtımlarına geldiğimizde tuzlama
araçlarını görebildik. Yolculuğum boyunca da tipi seklinde yağan kar nedeniyle
görüş zorlaşırken, bir de aydınlatması olmayan yollar tüm aileme korku dolu
anlar yaşattı. KMO yatırımcılarının aldıkları ücretlerin karşılığını vermesi
gerektiğine inanıyorum. Kuzey Çevre Otoyolu ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün
ICA sorumluluğunda olduğunu da araştırma yaparken, tekrar hatırlamış oldum.
Dünya genelinde bu tarz yatırım ortaklığı ile yapılan ve
işletilen yolların her şeye rağmen kapanmadığı, bölgesel aralıklarla muhakkak
temizlik ve denetiminin yapıldığı gerçeği, önümüzdeyken ülkemize gelince bu
isleyiş neden değişiyor merak konusu.
Doğanın armağanı olan karı bile bir mağduriyet, esaret haline
dönüştürüşümüzü izlerken, doğu ülkelerini gezip görmüş biri olarak halimize
üzülüyorum.
Önlemler noktasında saatlik uyarılar yapıldı ama maalesef ki
herkes evinin yanındaki işletmede çalışmıyor, insanlar iş yerlerinden evlerine
dönerken bile mağdur oldular. Duyurular yaparken, sanırım birileri tedbir
almayı ikinci plana bırakmış. Bu mağduriyetin birçok muhatabı olduğunu bir kez
de köşemden vurgulamak istedim. Herkes üzerine düşen görevi eksiksiz yerine
getirse, gündelik hayatımız inanın ki sekteye uğramazdı.
Bir yandan haberlerde paramızla rezil oluyoruz diyen
Vatandaşlar, diğer yandan bu yönetime oy verdim yazıklar olsun diyenler, nerden
bakarsanız bakın haklıyız. Kimse topu eline almak istemiyor, çünkü atış suresi
dolmak üzere, top tutanın elinde kalacak, hepimiz topyekûn her şeyin
farkındayız.