Mesele ekmek davası, mesele çocuklarının sefaletine
dayanamayan gurur. Bu acıyı hissedebilmek için BABA olmaya gerek yok. İnsan
olmak yeterli. Elbette her mesleğin kendine göre zorlukları var ve pandemi o
zorlukların en acı bir şekilde dışa vurmasının sebebi oldu.
Sokakta sanat icra edip gitar şapkasının içine bozuklukları
koyanları görünce yüzünde güller açan genç şarkıcılar var. Geçinmek için
enstrümanını satanlar var. İçinden ağlayan sanatçılar var. İsyanlarını dışa
vuranlar, zalim bir sarmaşığa dönüşen hayatın içinde çaresiz kalanlar.
Borçların ve geçim zorluğunun karşısında eli kolu bağlananlar
pandemiyle gelen acımasız hayatın bütün insanlarla zoru var zaten. O yüzden
hepimiz empati yapmak zorundayız…
Herkes bir bekleyiş içindeyken hala fırsattan istifade
edenler de o kadar çok ki…
Hasar ne kadar büyükse üreten insanlara gösterilen saygı o
kadar küçük. Elbette bu günlerde geçecek ama insanların emeklerini talan
etmekten asla vazgeçmeyecek olanlar yine çamurdan heykeller olarak, karşısına
dikilecek emekçilerin. Şarkı çalmakla, emek çalmak arasındaki farkı
hissedemeyenlerin emekten, adaletten ve sanattan bahsetmeye hakkı yoktur.
Çünkü insan olanın en büyük çaresizliğidir vicdan. Evet okuyucularım,
şimdi kar zamanıdır. İnsanların zor zamanı gönül kırıntılarına ihtiyacı
olanların ellerinin dar zamanı. Kara içinden bakanların, sokaktaki insanların
sessiz çığlıklarından bile firar zamanı. O yüzden bu dünyanın adaletsizliği
kardan daha çok üşütüyor beni.
Sıcak evlerin içinden yağan karı seyretmek birçok insana
acayip keyif verir. Bir yerlerde üşüyen çocuklar vardır, sokaklarda yatan…
Birde onlara sormak gerekir. “yağan karı seyretmek size neler
hissettiriyor” verecekleri cevabı adım gibi biliyorum. “Üşümek açlıktan
kötüdür” bu dünyada haysiyetli insanlar için çok zor kötüler için lunapark.
Evet onurlu yoksulların kaderinde yetimin öksüzün hakkını
yiyerek zengin olmak yoktur. Zenginler gözlerini doyursa ihtiyaç sahibi
insanları görebilirdi. Ama insanlık denen duyguyu bile reddedip, doktorasını
kötülük ve haram zenginliği üzerine yapanlar manzaranın keyfini çıkarır her
zaman.
Ha karda, ha güneşte..!
O yüzden yüreklerdeki ayaz sokaktaki ayazdan çok daha
tehlikelidir.
“Yüreklerin sevgiyle dolması dileğiyle okurlarım. Selamlar,
Sevgiler, Saygılar”