Beykoz’da hizmetleriyle kadınların rol modeli, erkeklerin gıpta ile izlediği Gülay Demirel, ilçeye yerleştiği günden itibaren, birçok Sivil Toplum Kuruluşunda verdiği hizmetler sonrası, üretimine ve uygulamasına direkt katkı koymasının getirisiyle, hayata geçirdiği farkındalıklı hizmetlerin ardından, 2014 yılında halkın kendisini siyasete yönlendirmesiyle bir dönemdir sürdürdüğü yerel yöneticilik ile yetinmeyip, şimdi de Beykoz’u Yönetmek istiyor.

Beykoz’a hizmetlerini sıfır noktasından günümüze kadar en iyi bilenlerden birisi ve siyasete girme sürecini de aynı hassasiyet ile takip eden, sonrasında bu siyasi çalışmaları sürecindeki çektiği zorlukları, Beykoz’a hizmet etme içgüdüsel tutumuyla ustaca tebessüme çevirebilen ender insanlardan birisi olduğuna şahitlik ettiğim Gülay Demirel, artık arkasına aldığı ve durduramadığı bir halk gücünün önünde Belediye Başkan Aday Adayı olduğunu gözlemliyorum.

Resmi aday adaylık başvurusu olmadan bile ilçenin ana muhalefet kanadında, farklı rüzgârlar esmesine sebep olan Gülay Demirel’in aday adaylık müracaatında bu rüzgârın nasıl eseceğinin önceden belirtisi gibiydi.

Ve beklenen Gülay Demirel’in Belediye Başkan Aday Adaylığı açıklama günü geldi.

CHP Beykoz İlçe Teşkilatında her ne kadar siyasi rekabet demokratik kurallar ölçüsünde kıran kırana geçse de, bu tür adaylık açıklama günlerinde genelde hep olumlu rüzgârlar eser ve bunun getirisiyle aday adayının çekirdek kadrosu ile birlikte birçok parti önde geleninin davet edildiği gibi aday adaylığı açıklaması da tüm partililere açık olmuştur.

Ne var ki bu aday adaylığı açıklama dönemlerinde, aday adaylığını açıklayan kişi kürsüden en can alıcı sözler ile kendisini tanıtıp, projelerinden bahsederken zaman zaman birçok kere yükselen alkışlara baktığınızda, kimin gerçekten açıklama yapan aday adayını desteklediğini veya kimin desteklemediği halde o ortamı görmek ve analiz etmek için geldiğini yüz ifadeleri ve alkışlayan ellerindeki tempodan çok net anlaşılabiliyordu.

İşte bu sefer, Gülay Demir’in aday adaylık açıklaması böyle olmadı. Ve salondaki genel görüntü içerisinden kimin gerçek destekçi, kimin ortamı görmek için geldiği hiç anlaşılmıyordu. Heyecanı tavan yapmış Gülay Demirel’in sözleri güçlü ve tempolu alkışlar ile zaman zamanda tezahüratlar ile desteklenmekteydi.

CHP Beykoz İlçe Merkezinde Beykoz Belediye Başkan Aday Adayı Gülay Demirel’in toplantısında kimler yoktu ki, öncelikle Gülay Demirel’in Beykozluların yakından tanıdığı aile bireylerinin hepsi, eski Devlet Bakanı Önay Alpago, eski Milletvekili Mustafa Özyurt, CHP Beykoz İlçe Başkanı Aydın Düzgün, CHP Beykoz Belediye Başkan Aday Adaylığını Pankartlar ile duyuran Dr. Devrim Altıntaş, 2. Dönem Beykoz Belediye Başkanı Av. Şevket Arıkan, eski İlçe Başkanları, eski ve mevcut Belediye Meclis Üyeleri, Beykoz Muhtarlar Derneği Başkanı Hüsnü Kolcu ve birçok Muhtar, Sivil Toplum Kuruluşları Temsilcileri, Eğitimciler, eski ve efsane Sendika Liderleri, İş Adamları, geçmiş dönemlerde Belediye Başkan Aday Adayları ve Meclis Üyesi Adayları ile birçok partili hazır bulundu.

Yakın zamanda Gülay Demirel’in daha daraltılmış kadrosu ile yapacağı seri toplantılarda ve hatta onlardan önce Yerel Basın ile yapacağı toplantıda daha geniş detayları aktarma şansımız olacağı için Aday Adaylığı açıklamasında basına dağıttığı ve CHP Beykoz İlçe Başkanı Aydın Düzgün’ün selamlama konuşmasından sonra yaptığı konuşmasının büyük bir bölümünü bu metne bağlı olarak yaptığı açıklamayı orijinal hali ile aktarıyoruz.

CHP Beykoz Belediye Başkan Aday Adayı Gülay Demirel ve kadrosuna çıkmış olduğu yolda başarılar dilerim.

BASIN BÜLTENİ

13.10.2018 - Gülay Demirel’in Belediye Başkanlığı Aday Adaylık Açıklaması

Değerli Bakan’ım, Değerli Milletvekillerim, Değerli Muhtarlarım, Sivil Toplum Örgütlerinin Değerli Başkanları ve Temsilcileri, Değerli Eski ve Yeni İlçe Yöneticilerim, Kadın Kollarım, Gençlik Kollarım, Meclis Üyelerim, Değerli Basın Mensupları, Sevgili Öğrencilerim, Sevgili Ailem ve Çok Kıymetli Beykozlular,

Sözlerime bir vefa borcu olarak gördüğüm, gerek benim siyasi hayatıma verdiği katkı, gerekse Cumhuriyet Halk Partisinin her kademesinde verdiği mücadele ve emekle aramızdan zamansız ayrılan büyüğüm Hızır Yılmaz'ı rahmetle anarak başlamak istiyorum. Aramızda bulunan değerli ailesine sabırlar diliyorum. Nur'lar içinde yatsın.

Değerli Dostlar,

Ailemden aldığım değerler eğitimi ve cumhuriyet kültürünün mayası ile mücadele benim için en önemli olgulardan biri olmuştur.

Lise yıllarından başlayan toplumun dezavantajlı grupları için verdiğim mücadeleye 22 yıl önce geldiğim ve büyük bir sevgi ve aidiyetle bağlı olduğum Beykoz’umuzda da devam ediyorum.

Uzun yıllar Almanya’da emek verdiğim sivil toplum kuruluşlarındaki çalışmalarla edindiğim tecrübelerimi Beykoz’da toplumsal faydaya çevirme fırsatı yakaladım.

Yönetiminde bulunduğum her dernek beni toplumun farklı sorunları ile yüzleştirdi.

Bir taraftan küçük dokunuşlarla deniz yıldızı misali yüzlerce öğrencimize eğitim desteği verirken, diğer taraftan engelsiz yaşam mücadelesi içinde olan omurilik felçliler derneğinde imkansızı aşma çabalarına katkı sunmaya çalıştık.

Ancak kısıtlı kaynaklarla ve gönüllülerle gerçekleştirdiğimiz projelerimiz her ne kadar bizi motive etse de, bu projeleri daha geniş kitlelere yayma sevdamız bizi siyasetle birleştirdi.

Elbette bu çatı 95 yıllık dev çınar, ATA'mızın bize en büyük armağanı Cumhuriyet Halk Partisidir.

2014 yılında meclis üyesi olarak aldığımız sorumluluk, bize Beykoz'un yıllardır kısır döngü içinde kalan sorunlarının çözülebilir ve Beykoz'un daha yaşanası bir kent olması için yönetim anlayışının derhal değişmesi gerektiğini göstermiştir.

İşte tam da bu nedenle 31 Mart 2019’da yapılacak yerel seçimlerde Beykoz Belediye Başkan'ı Aday Adaylığımı açıklamaktan gurur duyuyorum.

Adayım, çünkü:

Ben ve çalışma arkadaşlarım, Beykoz halkının yaşam kalitesini yükseltecek yaratıcı ve yenilikçi projeler üreterek Beykoz’a değişim ve gelişimi destekleyen, doğayı koruyan bir yönetim anlayışı getirmek istiyoruz.

Hizmeti halkına veren, hedef odaklı, şeffaf belediyecilik yapılması gerektiğini biliyoruz. Üreten, kazandıran, Türkiye’nin ‘Marka Kent’ini yaratmayı amaçlıyoruz.

Adayım çünkü:

Beykoz ve Beykozluları çok iyi tanıyor ve yıllardır burada bilfiil çalışıyorum. Gelişim, refah ve mutluluk harici hiçbir karşılık beklemeden çabalıyoruz. Beykozumuzun daha iyi olanaklara sahip olabileceğini görüyor, bu potansiyeli değerlendirmek istiyoruz.

Adayım çünkü:

Yaygın bir coğrafyada kurulu olan kentimizin kangrene dönmüş imar, mülkiyet ve ulaşım sorunlarını biliyoruz. Bu sorunların çözümünün Beykozdaki tüm iradelerin birleşmesi ve uzlaşmasıyla olacağına inanıyoruz.

Adayım çünkü:

Beykoz genç nüfusu ve girişimci ruhuyla kendi kendini yönetebilecek bir kenttir. Üreten, geliştiren ve kazandığını paylaşan bir Beykoz’un önünü açmak istiyoruz.

Kentin çok değerli ve kaybolmakta olan tarihsel ve kültürel kimliğini Beykozlular ile birlikte onarmayı ve geliştirmeyi hedefliyoruz.

Adayım çünkü:

Esnafımızın, balıkçılarımızın ve balıkçılığın sorunlarının farkındayız. Sosyal Belediyecilik kapsamında sunacağımız destek ve çağdaş projeler ile esnafımızı kalkındıracağız.

Gerekli projeleri hayata geçirmek için ihtiyaç duyulan bilgi, donanım ve en önemli motivasyona sahibiz.

Yeni istihdam alanları yaratmak için Beykozumuzun özel dokusunu koruyarak, yatırımcılara cazibe merkezi haline getirecek projelerimizi hazırladık.

Adayım çünkü:

Çalışan annelerimizin çocukları için sağlıklı ortamlar sunan çocuk yuvaları ve kreşlere ihtiyaç olduğunun bilincindeyiz.

Gençlerimizin içinde bulunduğu sorunları biliyoruz.

Engelsiz bir kent için atılması gereken tüm adımları mağduriyeti yaşayan Beykozlumuzla birlikte çözmeyi istiyoruz.

Tüm bu sorunların çözümü için bölgemizde eğitim, sağlık, spor ve gençlik merkezlerini açmak öncelikli çalışmalarımız olacaktır.

Adayım çünkü:

Planlı şehirciliğin örneği, “güzel kent” hayalimiz var.

Adayım çünkü:

Halk ile sosyal dayanışma içerisinde, eşitlikçi ilkemizle Beykoz’a dostluk, kardeşlik ve refah getireceğimize inancımız tam.

Adayım çünkü:

Bugüne kadar sahip olduğumuz tüm tecrübeyi daha yetkin projelerle halkımıza hizmet olarak sunmayı amaçlıyoruz.

İşte bu sebeplerle, inandığımız projelerimizi hayata geçirebilmek, İstanbul’un ve Türkiye’nin örnek ilçesi olup insanımızın kazanacağı bir kent yaratmak için halkımızdan yetki ve destek talep ediyoruz.

Saygılarımla,

Gülay Demirel