Dostluk
yalnızlığı alıp götürür. Çevrende onca insan olacağına bir dostun olsun kâfidir.
Dostlarımız iyi günümüzde kötü günümüzde her daim yanımızda olan bizlere kol
kanat geren insanlardır. Aman dostunuzu kırmayın, onu kaybetmeyin.
Dostluğun
en güzelini ALAH (cc) ile Hz. İbrahim (as) arasında görürüz. ”Ey İbrahim! En sevdiğini
ver! ”dediğinde, Hz. İbrahim hiç tereddüt etmeden evladını vermiştir. Hz
İbrahim (as) ın bu davranışına, teslimiyetine Yüce ALLAH (cc) ‘Halil’im yani ‘dostum’
demiştir.
Hz. Mevlana;
“Yılan sokması seni sadece canından eder. Ama kötü dost hem candan hem de
imandan eder!” Yine şöyle güzel bir söz var ki; “Gerçek dost yanlış yaptığında
seni uyaran, sonrasında ise koruyan kişidir. Yaptığın yanlışı herkese duyuran
değil”.
Peki;
kimler dost edinilmez?
- Her türlü yalanı mubah
görüp, yağcılık yalakalık yapanları,
-Başkasına hoş görünmek için yalana tevessül edenleri,
-Doğru söylediğine inandırmak için sürekli yemin edenleri,
-Laf getirip götürenleri,
-Sürekli dedikodu yapanları,
-Başkasını kötüleyip kendini temize çıkaranları,
-Hayırlı faydalı işlere engel olanları,
-Çok günah işleyen günah işlemeyi alışkanlık haline
getirenleri, bozgunculuk yapanları,
-Ahlaksız ve geçimsiz saldırganları,
-Kaba, nezaketen uzak olanları,
-Kötülük işleyip duranları,
-Etrafına kötü davrananları,
-Para pul ve çocuklarıyla övünenleri,
-Sahip olduğu makam ile adam yerine konulanları,
-Mal mülk para ile şımaranları,
-Kendini üstün görenleri,
-Bizleri kandırdıklarını sananları,
Bu nemenem mahluk müsveddelerinden sakınmalıyız.
Arkadaş olmamalıyız. Mesafeli olmalı ve de onları asla dost
edinmemeliyiz!
Tüm dostlara ve dost kalabilenlere selam olsun.